top of page
Ara

Yurtdışı Mahkeme Kararlarının Tanınması ve Tenfizi

  • Yazarın fotoğrafı: avemininci
    avemininci
  • 18 Mar
  • 2 dakikada okunur

Yurtdışı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizi; ilgili mahkeme kararının Türkiye'de ve Türk Hukuku'na göre icra edilebilmesi için gerekli kararlardır. Bu yazımızda yurtdışı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizi davalarına değineceğiz.



yurtdışı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizi


Yurtdışı Mahkeme Kararlarının Tanınması ve Tenfizi Nedir?


Yurtdışı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizi Türk Hukukunda 5718 sayılı MÖHUK'un 50. maddesinde tanımlanmıştır. İlgili madde;


Yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak verilmiş ve o devlet kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan ilâmların Türkiye'de icra olunabilmesi yetkili Türk mahkemesi tarafından tenfiz kararı verilmesine bağlıdır.

şeklinde düzenlenmiştir.


İlgili düzenlemeden anlaşılacağı üzere Yurtdışı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizi yapılmadan Türk Hukuku'na göre icra edilebilmesi mümkün değildir. Bu sebeple ilgili kararın tanınmasını ve tenfizini istemek; Türk Hukuku'na göre icra edilebilmesi için gerekli bir hukuki usuldür.


Yurtdışı Mahkeme Kararlarının Tanınması ve Tenfizinde Yetkili ve Görevli Mahkeme


MÖHUK'un 51. maddesinde "Tenfiz kararları hakkında görevli mahkeme asliye mahkemesidir." hükmü düzenlenmiştir. Aynı maddenin 2. fıkrasında "Bu kararlar kendisine karşı tenfiz istenen kişinin Türkiye'deki yerleşim yeri, yoksa sâkin olduğu yer mahkemesinden, Türkiye'de yerleşim yeri veya sâkin olduğu bir yer mevcut değilse Ankara, İstanbul veya İzmir mahkemelerinden birinden istenebilir." hükmü düzenlenmiştir. Dolayısıyla genel olarak yetkili ve görevli mahkeme davalının yerleşim yeri Asliye Hukuk Mahkemesi'dir. Davalının Türkiye'de yerleşim yeri bulunmaması halinde ise Ankara, İstanbul ve İzmir Asliye Hukuk Mahkemeleri yetkilidir.


Yurtdışı Mahkeme Kararlarının Tanınması ve Tenfizi Şartları


  • Türkiye Cumhuriyeti ile ilâmın verildiği devlet arasında karşılıklılık esasına dayanan bir anlaşma yahut o devlette Türk mahkemelerinden verilmiş ilâmların tenfizini mümkün kılan bir kanun hükmünün veya fiilî uygulamanın bulunması.

  • İlâmın, Türk mahkemelerinin münhasır yetkisine girmeyen bir konuda verilmiş olması veya davalının itiraz etmesi şartıyla ilâmın, dava konusu veya taraflarla gerçek bir ilişkisi bulunmadığı hâlde kendisine yetki tanıyan bir devlet mahkemesince verilmiş olmaması.

  • Hükmün kamu düzenine açıkça aykırı bulunmaması.

  • O yer kanunları uyarınca, kendisine karşı tenfiz istenen kişinin hükmü veren mahkemeye usulüne uygun bir şekilde çağrılmamış veya o mahkemede temsil edilmemiş yahut bu kanunlara aykırı bir şekilde gıyabında veya yokluğunda hüküm verilmiş ve bu kişinin yukarıdaki hususlardan birine dayanarak tenfiz istemine karşı Türk mahkemesine itiraz etmemiş olması.


Tenfiz ve Tanıma Davasında Bulunması Gereken Unsurlar


  • Kararın tenfiz edilmesinde hukukî yararı bulunan herkes tenfiz isteminde bulunabilir. Tenfiz istemi dilekçe ile olur. Dilekçeye karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenir.


    Dilekçede aşağıdaki hususlar yer alır:

  • Tenfiz isteyenle, karşı tarafın ve varsa kanunî temsilci ve vekillerinin ad, soyad ve adresleri.

  • Tenfiz konusu hükmün hangi devlet mahkemesinden verilmiş olduğu ve mahkemenin adı ile ilâmın tarih ve numarası ve hükmün özeti.

  • Tenfiz, hükmün bir kısmı hakkında isteniyorsa bunun hangi kısım olduğu. Dilekçeye eklenecek belgeler


    Tenfiz dilekçesine aşağıdaki belgeler eklenir:

  • Yabancı mahkeme ilâmının o ülke makamlarınca usulen onanmış aslı veya ilâmı veren yargı organı tarafından onanmış örneği ve onanmış tercümesi.

  • İlâmın kesinleştiğini gösteren ve o ülke makamlarınca usulen onanmış yazı veya belge ile onanmış tercümesi.



 
 
 

Commenti


bottom of page